Hayvansal et ve süt ürünlerinin vegan muadillerine süpermarketlerin raflarında daha çok rastlıyoruz. Ancak, vegan besinlerin ve vegan beslenme düzeninin yaygınlaşıyor olmasına rağmen veganlığın pahalı bir beslenme düzeni olduğuna dair yanlış algı devam ediyor. Veganlık, sosyal medyada ve popüler kültürde masraflı, pahalı ve yalnızca zengin insanların tercih edecekleri “lüks” bir yaşam tarzı gibi görünüyor olsa da aslında bu resmin vegan beslenmeyi doğru yansıtmadığı da bir gerçek.
Talebe Göre Şekillenen Fiyatlar
Süpermarketlerin raflarında ya da sosyal medyada veganlık adı altında en çok gördüğümüz şeyler avokadolu tostlar, badem, hindistan cevizi, badem, soya sütü vb. hayvansal kaynaklı olmayan süt ürünleri, tofu ya da vegan burgerlar oluyor. Veganlığın “özel üretilmiş besinler tüketmeyi gerektiren” lüks bir beslenme düzeni olduğu algısı da işte burada başlıyor. Üzerinde vegan yazmayan hiçbir şey vegan olamazmış gibi bir algıya kapılıyor ve dolayısıyla veganlığın pahalı bir trendden ibaret olduğunu düşünüyoruz.
Henüz vegan ürünlerine olan talep “normal, hayvansal” ürünlere olan talebin yanında çok küçük kaldığı için hayvansal olmayan süt ürünlerinde ve tofu, soya gibi bitkisel et muadillerinde ucuz fiyatlarla karşılaşmıyor olmamız normal. Vegan ürünlere talebin arttığı İngiltere ve Amerika gibi ülkelerde bu fiyat farkı kapanmaya devam ediyor ve vegan ürünler daha ulaşılabilir hale geliyor. Ancak Türkiye’de bu talebin nispeten daha düşük olması, veganlara özel olarak pazarlanan ürünlerin pahalı olmasına yol açıyor.
Dışarıda yemek yemek istediğinizde de vegan restoranlar “normal” restoranlardan daha pahalı oluyor genellikle. Ya da herhangi bir restorana gidip, seçtiğiniz yemekteki hayvansal gıdaların çıkarılmasını talep ettiğinizde yine de menüdeki fiyatın aynısını ödüyorsunuz. Hatta aynı restoranda hellim burger yemek, tavuk burger yemekten daha pahalıya mal olabiliyor. Bu fiyat farkının sebebi ürünlerin daha masraflı olmasından kaynaklanmıyor, veganların çok seçeneği olmaması ve bu parayı nasılsa verecek olmalarından kaynaklanıyor genelde.
Ucuza Veganlık Mümkün mü?
Hayvansal ürün muadillerinin biraz daha pahalı olmasını bir kenara koyarsak, aslında vegan bir beslenme düzeninin daha ucuz olduğunu görmek çok da zor değil. Bir düşünün, vegan olmayan birinin market alışverişindeki en pahalı besinler hayvansal ürünler değil mi? Hayvansal ürünler tüketmek yerine sebze ve bakliyat tüketmek doğrudan daha ucuz bir beslenme düzeni anlamına geliyor aslında. Vegan olmak için tofu yemek, her gün kinoalı salatalar yapmak ya da pahalı vegan restoranlarına gitmek gerekmiyor. Pek çok vegan tofu veya sofa ürünlerinden elde edilmiş hazır et muadilleri satın almayı tercih etmiyor bile. Mercimek, fasulye, nohut gibi bakliyattan da yüksek oranda protein almak, hatta doku ve tat olarak eti andıracak besinler elde etmek mümkün.
Veganlığı pahalı yapan şeyin “veganlığın olmazsa olmazı” olarak pazarlanan ürünler olduğunun farkına vardıktan sonra aslında işiniz çok kolay. Biraz araştırma yaparak, sebzeleri farklı şekillerde pişirmeyi, bakliyat ürünlerini yemeklerinize dahil etmeyi öğrenebilir ve yemeklerinizi zenginleştirebilirsiniz. Hazır ve işlenmiş vegan ürünlerini almak yerine evde kendiniz yemek yapmaya alışmak da hesaplı ve vegan beslenme düzeni için en gerekli adımlardan biri.
Eğer et muadillerini ve hayvansal olmayan süt ürünlerini tüketmek istiyorsanız, süpermarketteki ürünlere atlamadan önce online alışverişi denemenizde de fayda var. GittiGidiyor, Hepsiburada ve N11 gibi online alışveriş platformlarında bazı vegan ürünlerini bulabilirsiniz. Daha çok ürün çeşidi bulmak ve veganlıkla ilgili daha çok bilgi edinmek istiyorsanız veggy.com.tr, vegandukkan.com gibi internet sitelerini de ziyaret edebilirsiniz. Vegan ürünlerini internetten satın almak daha hesaplı olacaktır. Üstelik, yaşadığınız yerde vegan ürünler bulabileceğiniz bir market ya da alışveriş merkezi yoksa istediğiniz ürünlere ulaşmanın hesaplı bir yolu olarak online alışverişi deneyebilirsiniz.
YORUMLAR - 4 değerlendirme