ABD’de Sahte Kupon Fiyaskosu
Dünyada alışveriş kuponlarının en çok kullanıldığı ülkelerden birisi olan Amerika Birleşik Devletleri’nde, online kuponların yanı sıra kâğıt kuponlar da oldukça yaygın. Hatta nüfusun büyük çoğunluğunun gazete ve dergilerden kupon toplayarak alışveriş yaptığını söyleyebiliriz. Kâğıt kuponların bu kadar yaygın olması ve online kuponlar kodları kadar güvenli bir kupon yöntemi olmaması ise ABD’de eşi benzeri görülmemiş bir dolandırıcılık hikayesiyle karşılaşmamıza sebep oluyor. New York Post’un haberine göre, Virginia eyaletinde yaşayan 41 yaşındaki Lori Ann Talens’ın kurduğu sahte kupon tezgahının mağazalara toplamda en az 32 milyon dolar tutarında zarara yol açtığı belirtiliyor.
12 yıl hapis cezasının yanı sıra 32 milyon dolarlık tazminat ödemeye mahkûm bırakılan dolandırıcının hikayesi oldukça ilginç. Pazarlama sektöründe tecrübesi olan ve bilgisayar temelli tasarım konusunda da becerikli olan Lori Ann Talens, inandırıcı kuponlar tasarlayarak bu kuponları internet üzerinden iletişim kurduğu takipçilerine satıyor. Talens bu işi öylesine büyütmüş ki yalnızca üç yıl içerisinde sahte kupon işinden 400 bin doların üzerinde para kazanmış. Yakalandığı zaman ele geçirilen bilgisayarında ise toplamda 13 bin ürün için hazırlanmış sahte kuponlar bulunmuş. Evde ele geçirilen ve henüz kullanılmamış sahte kuponların perakende değerinin ise 1 milyon doların üzerinde olduğu tespit edilmiş. Yani, dolandırıcının sahte kupon tezgahını kurmak için çok emek harcadığı ve büyük bir kitleyi hedef aldığı ortada. Peki ama böyle bir dolandırıcılık tezgâhı nasıl yıllarca, hiç fark edilmeden devam edebiliyor ve dev mağaza zincirlerini milyonlarca dolar tutarında zarara uğratabiliyor?
Sahte İndirim Kuponlaru Neden Fark Edilmedi?
Böyle bir dolandırıcılık hikayesi söz konusu olduğunda akla gelen ilk soru belli: “Böyle bir tezgâh nasıl yıllarca hiç fark edilmeden devam edebilir?”. Bunun sebebini anlayabilmek için öncelikle kağıt kuponların nasıl işlediğini anlamak gerekiyor.
Amerika Birleşik Devletleri’nde fiziksel kuponlarla alışveriş yapmak çok yaygın. Üstelik bu kuponları kullanarak çok cazip indirimler elde etmek de mümkün. Dolandırıcı Lori Ann Talens’in basıp sattığı alışveriş kuponları da gerçekten çok cazip indirimler sunuyor, yani kuponların bu kadar yaygın şekilde kullanılmasının bir sebebi de çok cazip olmaları. Örneğin, ele geçirilen kupon taslaklarından birinde 25 dolar tutarında bir bebek bezi için 24,99 dolar tutarında indirim sağlayan bir kupon bulunuyor. Derdi indirimli alışveriş yapmak olan birinin böyle bir fırsatı kaçırmak istememesi elbette çok doğal. Ama, bu tür kuponlarla alışveriş yapıldığında, kuponun sahte olup olmadığı neden anlaşılmıyor?
Öncelikle, online kuponlardan farklı olarak basılı yani fiziksel kuponların takibi biraz daha zor. Sahte kuponların sahte olduklarının fark edilmesi için bazen aradan aylar geçiyor. Neden mi? Mağazada alışveriş yapmak için kullanılan kupon, pek çok aşamadan geçerek merkezi mağazaya, markaya veya dağıtıcıya ulaştığında iş işten geçmiş oluyor. Takip sistemi çok aşamalı ve çok aracılı olduğu için kuponların takibi sanıldığı kadar kolay olmuyor. Aylar sonra merkez mağazaya ulaşan kupon onaylanıyor ve kuponun kullanıldığı mağaza ancak o zaman hak ettiği parayı merkez mağazadan talep edebiliyor. Kupon merkez mağaza tarafından onaylanmadığında ise ödeme yapılmıyor. Ortada bir dolandırıcılık olduğu da ancak o zaman anlaşılabiliyor.
Sahte kuponlar aylar sonra tespit edildiğinde geriye dönük takip süreci başlatmak da bir hayli zor ve karmaşık olduğu için bu denli ince düşünülmüş dolandırıcılık tezgahlarını ortaya çıkarmak bir hayli zor olabiliyor.
Online Kupon vs. Basılı Kuponlar
Bu tür dolandırıcılık hikayeleri elbette alışverişin geleceğine dair çok şey söylüyor. Online veya dijital kupon çeşitlerinin takibinin daha kolay olması, dolandırıcılık riskini azalttığı için hem tüketiciler hem de mağazalar açısından daha güvenli bir alışveriş yöntemi sunuyor. Dolayısıyla, gelecekte daha dijital kupon çözümlerinin bizi beklediğini söylemek mümkün.
YORUMLAR - 3 değerlendirme