Geri Dönüşüm Kutularına Bırakılan Giysiler Gerçekte Nereye Gidiyor?

Moda markalarının pek çoğu sürdürülebilirlik anlayışlarını geliştirmeye yönelik adımlar atarak müşterilerine giysilerini geri dönüşüm kutularına bırakma seçeneği sunuyorlar. Peki bu giysiler gerçekten geri dönüştürülüyor mu? Kullanılmış ve istenmeyen giysilerin yeni bir yaşam sürecine giriyor olması güzel bir düşünce olsa da, gerçekler ne yazık ki karmaşık ve oldukça can sıkıcı.

Sürdürülebilirlik üzerine faaliyet gösteren İngiltere merkezli Changing Markets Foundation tarafından bir yıllık bir süreçte  gerçekleştirilen bir araştırma1, büyük giyim markaları tarafından geri dönüşüm için toplanan kullanılmış giysilerin genellikle dünyanın en yoksul ülkelerine gönderildiğini ortaya çıkardı. Araştırma, insanların yeniden kullanım ve geri dönüşüm  maksadıyla bağışladıkları giysilerin binlerce km yol katettikten sonra çöplüklere veya yakma tesislerine gittiğini gösteriyor. Mağazaların işbirliği yaptıkları geri dönüşüm şirketleri ve hayır kuruşları tarafından teslim alınan giysilerin İngiltere'den başlayan uzun yolculuğu küçük takip cihazlarıyla(airtag) izlenmiş ve bazı giysilerin Birleşik Arap Emirlikleri, Senegal ve hatta  Batı Afrika'daki Mali'ye kadar seyahat ettikleri gözlemlenmiş.

Changing Markets Foundation'un raporu, takip cihazı takılı 21 giysiden sadece 5 tanesinin aynı kıtada bulunan müşterilere ulaştığını ve genellikle ikinci el mağazalar aracılığıyla satıldığını gösteriyor. İlginçtir ki  sadece Londra'daki  Zara mağazasında geri dönüşüm kutusuna bırakıan bir ürün bağışlandığı ülkede kalmış ve amacına uygun şekilde İngiliz Kalp Vakfı'na ait bir dükkana ulaşmış. Ürünlerden birisinin son durağı ise Almanya'daki bir çimento fabrikası.Yani büyük bir ihtimalle fırında yakılmak için kullanılmış.

Batı Afrika'daki Geri Dönüşüm Sorunu

Öte yandan  araştırmanın Batı Afrika'da bulunan Mali ile alakalı bulguları yaşanan trajedinin boyutunu oldukça çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Mali'deki  pazarlarda, erkekler ve kadınlar yığınla ikinci el giysi arasında alışveriş yapıyor ve yaşamlarını  bu şekilde sürdürmeye çalışıyorlar.  Ve genellikle  Almanya, Belçika ve Fransa'dan gelen kullanılmış giysileri satıyorlar. Ancak, Mali'de "atık yönetim sistemi" çöplerin genellikle büyük çöplüklerde biriktirileceği veya yakılacağı anlamına geliyor. Haliyle bu da çevreye büyük bir zarar veriyor. Mali'nin 2019 yılında Birleşmiş Milletler verilerine göre 29.351 ton kullanılmış giysi ithal ettiği düşünüldüğünde, bu durumun sürdürülemez olduğu açıkça gözükmekte. Gana merkezli bir çevreci bir örgüt olan Or Foundation, zengin ülkelerin ve üreticilerin ikinci el giysileri yoksul ülkelere gönderirken aynı zamanda oralarda  altyapı oluşturmak için yatırım da yapmaları gerekiğini vurgulayarak "atık sömürgeciliğini durdur" mottosuyla bir  başlatmış.  Fakat gelin görün ki tüm bu cılız çabalara karşın C&AH&M gibi dünyanın pek yerinde mağazaları bulunan markalar durmaksızın yaptıkları indirimlerle insanları ihtiaç duymayacakları kadar giysi alışverişi yapmaya teşvik ediyorlar.  Moda endüstrisi tarafından her yeni sezonda sürekli olarak  beslenen bu aşırı tüketim alışkanlığının çevreye olan etkisi de doğal olarak kronik hale geliyor. Kaldı ki olayın diğer bir bir vahim tarafı da şu ki mağazaların pek çoğu, müşterilerini geri dönüşüme teşvik etmek maksadıyla indirim kuponu ve üyelik puanları hediye ederek tüketimin devam etmesini her şekilde destekliyorlar. Hatta Changing Markets Foundation'ın yaptığı araştırmada geri dönüşüme verilen 21 üründen 13 tanesi için de bu şekilde indirim verilmiş.

giysi geri dönüşüm

Sonuç olarak uygulanan "geri dönüşüm"  girişmlerinin yeterince etkili olmadığını, hatta tam aksine denetimsiz bırakıldığında çok daha katmanlı sorunlara kötüleştirebileceğini görmek gerekiyor. Tekstil sektörünün daha sürdürülebilir hale gelmesi için gerçekten atılması gereken ciddi  adımlar var. Hızlı modaya olan bağımlılığın azaltılması döngüsel modanın teşvik edilmesi ,daha sürdürülebilir malzemelerin kullanılması, üretimin düşürülmesi ve yerel geri dönüşüm ve yeniden kullanım programlarının desteklenmesi iklim kriziyle karşı karşıya kalan insanlık için hayati derecede önemli adımlar. Ancak  tüm bunların, hem tüketicilerin hem de üreticilerin alışkanlıklarında büyük değişiklikler gerektirdiğini unutmamak gerekir. Sürdürülebilirlik, herkesin çabası gerektiren karmaşık ve geniş kapsamlı bir sorun. Bu yüzden her birimizin bu konuda üzerimize düşeni yapmamız gerekmektedir. En azından bir tüketici olarak, yeni bir giysi almadan önce kendinizle yüzleşip gerçekten buna ihtiyaç duyup duymadığınızı sorgulayarak değişimi bir yerlerden başlatabilirsiniz.

_______________________________________________________________

       kaynaklar:

       1 - Changing Markets Foundation tarafından hazırlanan rapor (ingilizce)

       2 - https://www.thetimes.co.uk/article/how-a-tracker-hidden-in-a-skirt-uncovered-what-can-happen-to-our-recycled-clothes-83m867r0m

 


YORUMLAR - 2 değerlendirme

Sen bu konuda ne düşünüyorsun?
İclal8 ay önce
İnsanlar tamamıyla vicdanlarını rahatlatmak için yapıyorlar bunu. Kullanılmış elbiseleri çıkartıp götürüp bu kutulara atıyorlar. Fakat ondan sonra ne olduğuyla ilgilenmiyorar.
Deniz9 ay önce
Ben eski kıyafetlerimi başkalarının aracılığıyla değil, bizzat gidip kendim teslim ediyorum ihtiyaç duyanlara. Bu gür giysi kumbaralarına atınca içim rahat etmiyor.

İLGİLİ MAKALELER

İNDİRİM KATALOGLARI